Kayıtlar

Eylül, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
                               EVRİME GİRİŞ Daha önceki yıllarda lisede öğretilen bu konunun artık müfredatta olmaması  ülkemiz için oldukça büyük bir kayıptır. Evrim ve üzerine yapılan araştırmalar kimi felsefecileri yıllardır sorduğu soruların cevabı olmuştur. Evrim temel fen bilimlerini içinde barındırdığı gibi sosyal bilimleri de içinde barındırarak diyalektiği ve bütünleşmeyi gösteren en önemli konulardandır. Evrim canlı ve cansız her şeyi içinde bulunduran bir konudur. Bizde bu yazımızda birazda olsa insan evrimine değinmeye çalışacağız.     Robert Dort’un 1926 yılında Johannesburg’da bulduğu  ve güney maymunu anlamına gelen ‘ Australopitecus  Africanus’ adını verdiği fosil kafatası maymunla çağımız insanı arasındaki köprüyü kurmada önemli bir adımdır.Maymundan çok farklı olmamakla birlikte insana benzer özellikler de içermektedir. Bu canlı tropikal alanların azal...
Resim
BİLİMSEL YÖNTEM VE DİYALEKTİK MATERYALİZM Doğanın,maddenin önce varolduğunu,duyuların,düşüncelerin ve kavramların , dış  dünyanın canlı beyne yansıması ile  oluştuğunu savunan düşünce sistemine materyalizm denir.  Buna göre doğadaki nesneler bizim dışımızda mevcuttur.Algılarımız ve düşüncelerimiz ,dış dünyanın duyu organlarımız aracılığıyla sinir sistemine yansıması ile oluşur. Yani insanların varlığını tayin eden şey bilinç değil, tam terine bilinci oluşturan şey onların sosyal varlıklarıdır. 18. ve 19. Yüzyılda bilimin ilerlemesi bu görüş güçlendi. Ülkemizde materyalizmin dilimize   “maddecilik” diye çevrilmesi insanların materyalizme karşı tutucu bir tavır sergilemelerine neden oldu. Ancak bunun dilimize çevirisi   ‘ maddeselcilik’ yani  maddeyi köken alan anlamında olmalıdır. Buna göre tin(ruh,bilinç) maddenin  ürünüdür. Yani ruh maddesiz varolamayacağı gibi ölümsüz ve bedenden bağımsız bir ruh da yoktur. İDEALİZM Bu d...
Resim
Feodal Toplum Tarihsel süreç içerisinde; köleci toplum modelini, feodalite takip eder. Ardından burjuvazinin doğuşunu ve kapitalist toplumu görürüz. Feodal topluma geçişin, feodal ögelerin doğuşu ve gelişimi açısından en belirgin şekli Batı Avrupada gözlenir. Ayrıca dinamik yapısı ve 19. yüzyılın günümüzün hâkim, yetkin kapitalist ülkelerine gebe olması gereği anlatımımı Batı Avrupa üzerinden yapacağım. Köleci Roma İmparatorluğunun çözülüşünden sonra bir ayağı çukura giren köleci toplum düzeninin çözülüşü hızlanır ve bir yandan da bir dizi feodal ögeleri gün yüzüne çıkarır. Kavimler göçünün getirisi olan Avrupa’daki karışıklık ve Roma İmparatorluğuna yapılan bazı akınlar sonucu olarak 395 yılında Roma İmparatorluğu batı ve doğu olmak üzere ikiye ayrıldı. Cermen kabilelerinin akınları sonucunda Batı Roma 476 yılında yıkıldı. Milattan sonra ilk yüzyıllarda Cermen ve Slavların dağılıp, parçalanan ilkel toplulukları yerine toprağa dayalı ailelerin özel mülkiyeti...
Resim
MÜLKİYET HAKKI Öndeyiş : Bu yazı basitleştirilmeye çalışılmış, hukukun zor zanaat olduğunu anlatan bir yazı olarak da varsayılabilir. Basitleştirilmiş ve üstünkörü haline rağmen anlaşılmayan bir açıklama ile karşılaşıldığında yazara ulaşabilirsiniz. Mülkiyet hakkı Mülkiyet hakkı bir mal üzerince çeşit eylemde kullanılma, faydalanma ya da tasarruf etme hakkıdır. Kapitalist ekonomide bu mülk mutlaktır. Elimizdeki eşyalar kaldığımız binalar ya da çevredeki diğer şeyler sistem içerisinde sahipliğimiz altında ve devlet tarafından, başına gelecek olumsuz olaylar ihtimaline karşı korumalıdır. Mülkiyet hakkı nasıl işliyor peki? Çeşitli açıklamalar ve yöntemler bulunmakta. Bunlar zilyet, ihraz ve emek yolları ile elde edilmiş mülkiyet hakları ile çıkartılır. Zilyetlik : Bir eşyanın çeşitli eylemler veya durumlar sebebi ile gerçek veya tüzel kişilere ödünç verilmesi ile gerçekleşir. Devlet onaylı yapılmış binalar bankada beklerken faizlenen para, mayınların t...
Resim
KÜLTÜR EVRİMİ Milyonlarca yıl önce, dünyanın atmosferindeki bütün su, ateş küreye yağdığında, şimşekler ve yıldırımların enerjileri ile oluşan sonsuz olasılıktaki bileşiklerin şu an için en önemlisi adenin difosfattır 1 , çünkü onun sayesinde RNA yani canlının ilk hafıza organı oluştu. Milyon yıllar ile bu hafıza en uygun yaşama tecrübesini diğer jenerasyonlara aktarmış, hücreler kolonileşmiş, koloniler organizmalara dönüşmüş, organizmalar ise birden fazla oluşup canlı toplulukları oluşturmuştur. Bütün canlılar öğrendiklerini diğer jenerasyona aktarmak için çok çabalar, çünkü türünün devamlılığını sağlamak için gereklidir. İnsanlar Aletler geliştirdiğinde artık hafızanın değil, kültürün başlangıcı doğar. Mağarada yaşamaya başladığında insan, taş balta ve mızrak dışında, daha küçük iki alet vardır. Biri iki ucu sivri bir üçgen, diğeri yarım daire şeklinde bir taş. İlki av silahı. Av öldürülüyor, derisi yüzülüyor ikincisi yani, daha yeni olan bu alet ise yüzül...
Resim
                        Dilin doğuşu ve kökenleri İnsan ruhunun en çarpıcı ve en görkemli başarısı olan dilin tarihi nedir? 2,4 milyon yıl önceki ilk taştan aletler yapılması ve kullanılması ilk dilsel becerilerin varlığına işaret. 2 milyon yıl önce hominid beyni hızla büyüyor ve dille ilgili iki temel beyin bölgesi de yapı içine dahil oluyor. Dil geni FOXP2 100-200 bin yılları arasında ortaya çıkıyor ki ilk Homo Sapiens Sapiens i 200 bin yıl önceye kadar takip edebiliyoruz. Elli bin yıl öncesi Avrupa’da yaşayan insanların sanat yaratıları geliştirme ve ölüleri törenlerle gömdükleri yani akıcı bir konuştukları söylenebiliyor. Dil ile Homo Sapiens’in gelişimi arasında büyük bir bağıntı var.100 bin ile 50 bin yıl arasında Atalarımızın yeteneklerinde büyük bir sıçrama yaşanıyor ve bu yaratıcılığın nedeni olarak dil gösteriliyor. Bu tarihte gelişen gırtlağın ve beynin örgütlenmesindeki değişimin etkisi olduğ...
Resim
TÜKETİM TOPLUMU Burjuva üretim biçimi ve tüketim toplumu Bu yazıda, üretim ilişkileri altında ideolojinin, sanatın ve bireyin nasıl şekillendiği gösterilmeye çalışılmaktadır. Elbette bireyi tek başına, toplumsal koşulları altında incelemek yeterli değildir fakat bireyin oluşumunda, toplumsal koşulların önemi yadsınamaz bir gerçektir. Bu yazıda marksist terminoloji ve önermeler kullanılarak bu gerçek analiz edilmektedir. Yazıya başlamadan önce, çokça kullanacağım ‘’üretim güçleri’’ ve ‘’üretim ilişkileri’’ kavramlarına yazıyı netleştirmek adına kısaca değineyim. Marksist terminolojide üretim güçleri, her türlü üretim aletleridir. Üretim ilişkileri ise, üretim aletlerinin ve ürünlerin nasıl paylaştırıldığıdır. Eski toplumlara genel bir bakış Birey toplumsal koşullardan bağımsız mıdır, bireyi oluşturan faktörler nelerdir? Bu soruların cevabı ve her dönemin (İlkel, köleci, feodal, burjuva olmak üzere) toplumsal koşullarının analizi bireyin oluşumunu anlamamıza yardımcı...
Resim
                                            BİLİMSEL SOSYALİZM Bilimsel sosyalizmi tanımlamadan önce sosyalizmin ilk kıvılcımlarının oluştuğu yıllara ve ütopik sosyalizmin temsilcilerine bakılmalıdır. Sosyalizmi genel haliyle tanımlamak gerekirse, kapitalizmden farklı olarak, üretim araçlarında özel mülkiyetin yerine ortak mülkiyetin ve kâr için üretimin yerine kullanım için planlı üretimin bulunduğu bir sistem olarak nitelemek mümkündür.      Kapitalist sistem, Sanayi Devrimi’nin yeni başladığı ve fabrika sistemlerinin güçlenmeye başladığı zamanlardan itibaren sosyalist çevrelerce hoş karşılanmamıştır. Bu sistemin akıl dışı, insan doğasına aykırı, adaletsiz ve kıyıma sebep olacağı yönünde eleştiriler getirilmiştir. Bu eleştiriler 1800’lü yıllardan itibaren sistematik şekilde dile getirilmeye ve belli bir siyasal tutumun tanımlayıcı karakteri o...