Kayıtlar

Ocak, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
                                                             SEVME SANATI SEVME SANATI “sırada yine aşk, aşk var” Efendim, kuştur uçar, balıktır yüzer, insandır sever. Lakin nasıl sever? Gayet tabi, fıtratımız da dar. Sevgi, bilgi ve çaba mı gerektirir yoksa rast gelirse insanın tutulacağı tatlı bir duygu mudur? Tatlı dediğim, kavun acısı. İnsanlar, deyim yerindeyse, sevme sorununu, genellikle sevilme sorunu olarak görürler. Çok doğal olarak eksiği tamamlamaya çalışırlar, önemli olan tam değil parça olur ve sanırlar ki o bütün, parça için var. Bu yüzden de hem kadın hem erkek sevimli olmaya çalışır. (Zamanın idealine uygun=Sevimli) Önceleri insanlar aileleri tarafından evlendirilir, daha sonra da evlendirilen bu iki insanın birbirlerine sevgi duyması beklenirdi. Sonraları ise romantik evlilikler başladı, birbirini seven ...
Resim
                 FİZİKSEL ANTROPOLOJİ VE IRK KAVRAMININ GELİŞİMİ Fiziksel antropoloji ve Irk kavramının gelişimi Irklar günümüzde hepimizin kabul ettiği bir gerçek olarak karşımızda .Peki gerçekten insan ırklarından bahsetmek mümkün mü? Tarih bunun kabulüyle geçti ama özellikle 1950’den sonra bunun tersi bir durum oluştu. İlk olarak Bernier “yeni türler ya da ırklar kapsamında dünyanın yeniden bölünmesi” adlı eserinde dört ya da beş farklı insan türü olduğundan bahsetmiş bunlar avrupalılar afrikalılar asyalılar ve lapanlar olarak ayrılmıştır. Lapanlar’ı ise aşağı hayvanlar olarak nitelemiştir Caralus limacus ve ilk sınıflandırma girişimi 1735’te doğa sistemi adlı eserini verdi .İnsana homo sapiens ve köpeğe canis familiarus adını verdi. Ve sınıflandırma başladı.  Amerikalı : Kırmızı renkli düşünmeden hareket eden ve üst bedenleri iri Avrupalı:  Beyaz ten rengi neşeli atletik Asyalı :Soluk sarı melankolik ve ser...
Resim
                    FEMİNİST  KAZANIMLARIN TARİHSEL SÜRECİ "Belki de bize en yakın şey ölüm fakat bu beni korkutmuyor, haklı olan her şey için savaşmaya devam edeceğiz." (Maria Teresa Mirabel 1936) 25 Kasım 1960'da Dominik Cumhuriyet'inin kuzey bölgesinde, bir uçurumun dibinde üç kadının cesedi bulundu. Bu olay hükümet yanlısı gazetelerde "araba kazası" olarak yeraldı.Mirabel kardeşler siyasal özgürlükleri için mücadele ederken defalarca hapsedildiler, o gün de arabalarından zorla indirildiler,tecavüz edildikten sonra işkenceyle katledildiler. "25 Kasım" 1981'de Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü olarak kabul edildi.Bugün Patria,Minerva,Maria kardeşlerin Trujilo'ya karşı yürüttükleri mücadelenin sembolleştiği gün haline geldi. Kadına yönelik şiddet kamusal veya özel yaşamda kadınlara fiziksel,cinsel veya psikolojik acı veren ya da verebilecek cinsiyete dayanan bir eylem,tehdit,zorlama,key...
Resim
                                   EVRİM VE EVRİM MEKANİZMALARI Evrim ve Evrim Mekanizmaları 13.6 milyar yıl önce yani big bang diye tabir ettiğimiz patlama yaşandığında evren yoğun ve sıcak bir kütleden ibaretti . Zaman ve hareketten bahsetmek mümkün değildi. Dolayısıyla varlıktan bahsetmek mümkün değildi. Çünkü hareket yoksa zaman ,zaman yoksa  varoluştan bahsedilemez.Patlamanın ardından hareket başladı ardından zaman oluştu ardından varoluş. Değişim de bu varlık ve zamanın  bir sonucudur. Heraklitos un dediği gibi değişmez töz diye bir şey yoktur. Her şey akar ve hiçbir şey aynı kalmaz. Bunlardan bahsetmemin sebebi evrim kelimesinin tarihsel kökeninde gizli . Evolution diye tanımladığımız  olgu 17.yüzyılda “the process ıf revealing(ortaya çıkarmak)” 18.yüzyılda ise “gradual change “ olarak tanımlandı. Son haline geldiğinde ise biyologlar process of change yani değişim sü...
Resim
         DİN OLGUSUNUN TARİHSEL İLERLEYİŞİ VE PSİKOLOJİK KÖKENİ Efsaneler mitler tanrılar ve dinler ilk kez bilişsel devrimde ortaya çıktı ve günümüzde yaşamımızı büyük ölçüde etkileyen bir olgu haline geldiler. Bilişsel devrim ortaya çıktığında din dediğimiz şey Animizm’den ibaretti ve belirli coğrafyaların iklimlerin  ve olayların izlerini taşırdı.İnsanoğlu bu dönemde doğaya içkindi  ve avladığı hayvanı kendinden ayrı görmezdi. Ancak tarım devrimiyle birlikte insanoğlunun inanç sistemi de değişti. Bitkiler ve hayvanlar insandan ayrı bir yapı olarak görülmeye başlandı .Din insan ilişkilerine ve tarım toplumuna indirgenen bir olgu haline geldi. Tarım devrimindeki ilahi güçlerle ilişkiler kurban ve tanrıdan bereket ummak ile geçti .Devir bereket tanrılarının devriydi.Çok tanrılı dinler bu dönemde ortaya çıktı savaş tanrısı ,yağmur tanrısı ve bereket  tanrısı  gibi güçlü tanrılar tarafından dünyanın yönetildiğine inanıldı.Fakat bu döne...
Resim
                                     DİL VE DİLİN TARİHSEL GELİŞİMİ Dilin doğuşu ve kökenleri İnsan ruhunun en çarpıcı ve en görkemli başarısı olan dilin tarihi nedir? 2,4 milyon yıl önceki ilk taştan aletler yapılması ve kullanılması ilk dilsel becerilerin varlığına işaret. 2 milyon yıl önce hominid beyni hızla büyüyor ve dille ilgili iki  temel beyin bölgesi de yapı içine dahil oluyor. Dil geni FOXP2  100-200 bin yılları arasında ortaya çıkıyor ki ilk homo  sapiens i 200 bin yıl önceye kadar takip edebiliyoruz.Elli bin yıl öncesi  Avrupa’da yaşayan insanların sanat yaratıları geliştirme ve ölüleri törenlerle gömdükleri yani akıcı bir konuştukları söylenebiliyor. Dil ile Homo sapiens’in gelişimi arasında büyük bir  bağıntı var.100 bin ile 50 bin yıl arasında atalarımızın yeteneklerinde büyük bir sıçrama yaşanıyor ve bu yaratıcılığın nedeni olarak dil gösteril...